top of page

Çocuklarımıza Sınır Koymalı mıyız?

Berlin’de Profesör Dr. Gerald Hüther’in konferansındaydım...

Yine oldukça faydalı bilgiler içeren, anladıkça mutluluk veren bir söyleşi sonrası Gerald, her zaman olduğu gibi dinleyenlerin sorularını yanıtlıyor.

  • Bir Lise öğretmeni soruyor: “Çocukların sınırlara ihtiyacı yok diyorsunuz. Ben öyle düşünmüyorum. Onlara sınırlar çizmemiz gerekiyor. Ancak bu şekilde öğrenirler. Şımarmalarına izin vermemeliyiz. Sorumluluklarını bilmeliler,” diyor.



Gerald:

‘Kadınların neye ihtiyacı olduğunu biliyorum. Kadınların sınırlara ihtiyacı var. Ancak bu şekilde öğrenirler. Şımarmalarına izin vermemeliyiz. Sorumluluklarını bilmeliler.’ Sizce nasıl duyuldu? diye soruyor öğretmene. Herkes şok yaşıyor.

Olmuyor değil mi? Oysa sadece tek bir kelimeyi değiştirdim. Aynı cümle içerisinde sadece bir kelimeyi bile değiştirdiğimizde o cümle anlamlı olmuyorsa, o zaman o cümle zaten anlamlı bir cümle değildir, diyor.

Herkes alkışlıyor.

  • Başka bir dinleyen soruyor: Çocuklara sınırlar koymazsak abartırlar. Şimdi çocuğum gelip bana küfür etse, üstüne bir de vursa, ben ne yapayım? Sınır koymazsam bunları nasıl engelleyebilirim?


Önemli bir soru diyor Gerald..

Bunlar elbette olabilir, ama bunları sınır koymakla engelleyemezsin. Eğer şimdi yapmazsa büyüyünce yapacak.

Çocuklar hangi tecrübeleri edinirse, hangi deneyimleri yaşarsa, onları öğrenirler. Eğer evde şiddet varsa, o çocuk şiddeti öğrenir. Küfür varsa, o çocuk küfür etmeyi öğrenir. Okulda baskı varsa, o çocuk baskı yapmayı öğrenir. Öğretmeni onu aşağılıyorsa, o da başkasını aşağılar. Bulunduğu bir ortamda hakaret varsa, hakaret etmeyi öğrenir. Bu zincirleme hep böyle devam eder.

Bir insan deneyimlediği herşeyi duygusal bağlar sayesinde çabucak öğrenir. Cümle olumlu veya olumsuz olsun hic fark etmez, hepimiz öğreniriz. En yakınımızdan, ebeveynlerimizden, öğretmenlerimizden, patronlarımızdan, devletimizden öğreniriz. Bildiğimiz her şeyi başka birinden öğreniriz. Deneyimleriz. Uygularız.

İyi şeyleri de, kötü şeyleri de hep başkalarından öğreniriz.


Ancak size vuran çocuğa söyle bir bakıp; “Bana tokat attın, kabul ediyorum. Ama nedenini bilmek istiyorum. Bana neden vurdun? Bana tokat atacak kadar seni öfkelendiren şey neydi ??? Icinden neler geçti? Seni nerede kızdırdım?

Böyle bir davranış esnasında çocuk düşünecektir. Şaşıracaktır, utanacaktır. Çünkü karşısında insan görecektir. Aksi takdirde bağıran, çağıran, çocuğun üzerine yürüyen ve döven kişi olursanız, çocuk karşısında insan görmeyecektir. İyi ki yaptım, büyüyünce sana daha fenasını yapacağım diyecektir! Ama karşısında insan gördüğünde kendini sorgulayacaktir !!


Berlin, 22.09.2019 Derya Mum


12 görüntüleme0 yorum

Son Yazılar

Hepsini Gör

Onurlu olmak

bottom of page